Bir Kulüpten Daha Fazlası : FC BARCELONA

Més que un club, yani "bir kulüpten daha fazlası". Böyle yazıyor Barcelona'nın Nou Camp Stadyumu tribünlerinde.

Katalonya sokaklarının duvarlarında en sık rastlanan "Katalonya İspanya değildir!" sl
oganının özellikle El Clasico'larda Nou Camp'ın tribünlerinden hiç eksik olmaması da aynı sebeptendir: Barça ve özellikle Real Madrid - Barcelona rekabeti Katalanlar için futbolun çok ötesinde anlamlar taşır.

İspanya iç savaşında temelleri atılmış, ikinci dünya savaşının ardından pekişmiş, Franco rejimiyle doruğa ulaşmış ve tansiyonu hiç düşmeyen bir rekabetten söz ediyoruz.

Franco'nun takımı, Kralın takımı olarak görülen Real Madrid gücü simgelerken, Barcelona muhalefet ve başkaldırının simgesi oldu hep.

İspanya iç savaşı yıllarında Barcelona Başkanı Josep Sunyol'un General Franco'nun askerleri tarafından öldürülmesi, Real - Barça çekişmesinin ilk siyasi kıvılcımlarından biri oldu.

Franko diktatörlüğü boyunca 14 İspanya Ligi şampiyonluğu kazanan Real Madrid altın yıllarını yaşarken, Barcelona 13 yıl üst üste Lig Kupasından uzak kaldı.

1943'te Real Madrid’in 11-1 kazandığı ve Katalanların şike sebebiyle yarıda bırakmak istedikleri tarihi maça General Franco'nun müdahil olması, Real Madrid'e "Franco'nun takımı" yakıştırmasını getiren önemli olayların başında gelir.

Zira Katalonya'da muhalif olmanın, Franco ve kral karşıtı olmanın futboldaki yansımasıdır Barcelona'ya üye olmak, kulüpte spor yapmak ya da Barça'yı tutmak.

Son 10 yılda dünya futbolunu altüst eden Barcelona ve İspanya milli takımının temelini oluşturan Xavi Hernandez, Carles Puyol, Victor Valdes, Gerard Piqe, Sergio Busqeus ve Cecs Fabregas gibi yıldızlar hem Katalan kökenli ve hem de dünyaca ünlü La Masya altyapısının ürünlerinden bazıları.

1950 ve 60'lı yıllarda dünyanın en büyük yıldızlarından olan Arjantinli Alfredo di Stefano'nun Barcelona ile anlaşmışken son anda Real Madrid'e gitmesiyle başlayan süreç, Barça'dan Madrid'e transfer olmanın affedilmez bir günah olmasına kadar gitmiştir.

Bunun en iyi örneklerinden biri Portekizli Luis Figo'nun Real'e transfer olmasıydı. Ezeli rakiplerine gitmesini asla affetmedikleri ve hain olarak gördükleri Luis Figo, Real formasıyla Nou Camp'a geldiği ilk maçta sahaya atılan kesik domuz kafası, Barçalıların nefretinin en keskin göstergesiydi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder